Yurt dışında dil eğitimi almaya karar verdiğimizde her ülkenin kendi özgü kültürü ve kuralları olduğunu bilerek Avustralya’ya geldik. Buna rağmen ilk etapta bizi şaşırtan ve bazen çok güldüren şeyler yaşadık. Avustralya’da dil okuluna giderken bazı şeyleri ihtiyacımız olduğu için araştırarak öğrendik, bazılarını hata yaparak ve bazılarını ise yaşayarak… Bir gün bir şekilde yolunuz buraya düşerse diye de bu tecrübelerimizi sizler için derledik: 😀
1. Hamam böcekleri malesef her yerde
Bu ülkenin alışmakta epey zorluk çektiğimiz gerçeği bu hayvanlar. Özellikle apartman dairelerinde daha çok görülmekle birlikte şehir merkezinde bile görebilirsiniz. Burada evlerin büyük kısmını kırmızı değişik kiremitlerle yapmışlar ve üstüne sıva yapmadan bırakmışlar. Bizim bu hayvanlarla ilk karşılaşmamız bu kırmızı kiremitlerin arasından masaya atlamaları ile olmuştu. Duvarların içinde çıtır çıtır ses çıkararak geziyorlardı ve alışana kadar epey uykusuz gece geçirdik. 😀 Sonra sıvası yapılmış duvarları, beyaz boyalı, bahçeli bir eve taşındık ve burada daha az görmeye başladık. Tabi bunda bahçemizde yaşayan 5 tane su ejderhasının emeğini görmezden gelemeyiz. Ama siz de bu duruma karşı önlem almayı öğrenmelisiniz. 😀
2. Çeşme suyu içmek en doğal hakkınız ve bedava
Gittiğiniz yer en lüks restoran bile olsa çeşme suyu istemek en doğal hakkınız ve bunun için kimse size tuhaf gözlerle bakmıyor. Birçok yerde zaten çeşme suyu mu yoksa maden suyu mu içmek istediğinizi sorup ona göre su getiriyorlar. Çoğu kafede ise siz oturduğunuzda bir şişe şu ve bardakları hemen masanıza getirip koyuyorlar ve bunun için ücret almıyorlar. Hatta biraz daha abartıp dışarıda gezerken bir kafeye girip çeşme suyu isteyebilirsiniz ya da kapısının önünde gördüğünüz birinden su rica edebilirsiniz. Biz ikisini de yaptık gayet güler yüzlü bir şekilde karşılıyorlar ve suyunuzu içiyorsunuz.
3. Cuma “Hangout” günü
Eğer bu ülkeye bir Cuma günü ayak bastıysanız ve hava hafif kararmak üzereyse etrafta gördüğünüz kalabalık, şık giyimli insanlar ve hıncahınç dolu restoranlar sizi yanıltmasın. Bu sadece Cuma gününe özel bir durum. Hafta için sadece evden-işe, işten-eve giden insanlar Cuma akşamları arkadaşları veya aileleriyle dışarıda yemeğe gidiyorlar. Restoran kapılarında kuyruk olmuş sıra bekleyenleri gördüğümüzde çok şaşırmıştık.
4. Trafik soldan akıyor ve direksiyonlar sağda
Öğrenci vizesi ile geldiğinizde burada Türk ehliyetinizi kullanabiliyorsunuz. Araba fiyatları da çok pahalı değil. Her ne kadar tren ve toplu taşıma araçları olsa da istediğiniz gibi gezmek, yeni yerler keşfetmek için Avustralya’da araba şart… İlk başta insan acaba zor olur mu ters trafik gibi endişelere kapılıyor ama bir kere koltuğa oturunca her şeye alışıyorsunuz. Kavşaklarda sağdan gelene her zaman durup yol vereceksiniz bunu unutmayın yeter. 😀 Yine de trafiğe çıkmadan önce bir iki saatlik bir özel ders almanızda fayda var.
5. Trafik cezaları çok ağır
Park etmenin yasak olduğu yerlere park ederseniz ya da limitli süre park için izin verilen yerde süresinden fazla kalırsanız geri döndüğünüzde arabanızın sileceklerinin orda küçük bir kâğıt parçası bulabilirsiniz. Üstünde genelde penalty yazıyor, biraz aşağılara doğru indiğinizde ise ceza miktarını görebilirsiniz. Özellikle park yeri konusunda dikkatli olmanızı şiddetle öneriyoruz. Okul saatlerinde okulların olduğu bölgelerde hız sınırı 40’a düşüyor buna çok dikkat etmelisiniz. Hız cezası, kırmızı ışık cezası vs bunlar çok yüksek. Bütün hafta kazandığınız parayı bir anda trafik cezası olarak ödeyebilirsiniz. En ucuz ceza 110 AUD, o da park saatini aşarsanız. Gerisini siz düşünün. 😀 Ya da çok merak ediyorsanız buradan detaylı listeyi inceleyebilirsiniz.
6. Yolda yürürken hindi görürseniz şaşırmayın
Şehir merkezinde pek olmasa da biraz kalabalıktan ve trafikten uzak mahallelere gittiğinizde sokaklarda tek başına gezen hindiler görebilirsiniz. Daha çok North Sydney taraflarında gördüğümüz bu hayvanlara zarar verilmesi yasak. Aslında bütün hayvanlara zarar verilmesi yasak. Ama hindilere karşı özel bir durum var gibi… 😀
7. Avustralya’da kiralar ve maaşlar haftalık ödeniyor
Avustralya’da birçok işyeri maaşınızı ya iki haftada bir ya da haftada bir ödüyorlar. Resmi çalıştığımız yerler maaşların iki haftada bir ödendiğini söyledi ve o şekilde ödüyorlar. Onun dışında elden para alarak çalıştığımız yerler genelde haftalık ödedi. Büyük şirketlerin bazıları ise aylık olarak ödüyorlarmış.
8. Perşembe alışveriş günü
Bu ülke gerçekten çalışma ülkesi. 😀 Hafta içi sabah çok erken saatlerde işe giden insanlar akşam 4-5 gibi evde oluyorlar ama o saatte her yer kapanmış oluyor. Burada insanlar alışverişlerini genelde Perşembe günü yapıyor. Perşembe günü alışveriş merkezleri, outletler, marketler normal saatlerinden daha uzun süre açık kalıyor. Alışveriş merkezleri normal günlerde saat altı da kapanıyor mesela perşembe günü ise saat on’a kadar açık kalıyor.
9. Plajlarda ücretsiz havuz var
Bu ülkenin en güzel yanlarından biri binlerce plaj olması ve hepsinin ücretsiz olması. Bir de malum Avustralya okyanusları hırçın ve çoğu zaman dalgalardan dolayı yüzmek mümkün olmuyor. Bunun için de sörf yapmak değil de sadece yüzmek isteyenler için bir çözüm bulunmuş; havurlar. Her yerde yok ancak özellikle yerleşim yerlerinin yanında kalan plajların çoğunda var. Playın hemen denizle birleştiği bir köşede bu havuzları görebilirsiniz. Bu havuzlarda tamamen ücretsiz. Biz genelde yüzmek için dalgalı olmayan yerlere gitmeyi tercih ediyoruz ya da çoğunlukla bu havuzlarda keyif yapıyoruz.
10. Avustralya’da sadece tek yanaktan öpmek yeterli
Burada biraz zaman geçirdikten sonra arkadaş grubunuz ile birlikte plan yapmaya ve daha çok görüşmeye başlıyorsunuz. İşte tam bu noktada planlanılan yerde buluşulduğunda bir selamlaşma kargaşası çıkıyor. Tek yanaktan öpüşenler, iki kere öpüşmek isteyenler ve hiç öpüşmek istemeyenler. 😀
